⛈️ Anne Karnında Babalık Testi Yapan Yerler

Hadisi şerifte (İnsanlar içinde en büyük hak sahibi, erkeğin üzerine annesi, kadının üzerine de kocasıdır) buyuruluyor. (Hakim) Ana-babanın evladı üzerinde hakkı olduğu gibi, evladın da ana-baba üzerinde hakkı vardır. Erkeğin hanımı üzerinde Anne– babalık; yapılacak en zorlu ancak en anlamlı görevlerden biridir. Dikkat edilmesi gereken birçok konu vardır. Anne ve babalar bebeklerini kucaklarına aldıkları andan itibaren çocuk doktoru, çocuk gelişim uzmanı, psikolog, aşçı, öğretmen gibi birçok işi aynı anda yapmak zorunda kalırlar. 1955Yılında Kütahya’da doğdu. İlkokuldan sonra hâfızlık ve Arapça eğitimi aldı. Konya İmam Hatip Lisesi (1974), At. Üniversitesi Edebiyat Fakültesi (1978) mezunu. 1979-1983 yıllarında Sakarya Karasu’da Edebiyat öğretmenliği yaptı. İhmalkarannelik ve babalık gören çocuklar ise gelecekteki yaşamlarında dünyanın güvenilmez ve tehlikeli olduğu bilgisini edinebileceklerdir. Aşırı otoriter bir annelik ile babalık tutumuyla yetişen çocuklar; esneklik becerisi az olan, katı kurallara sahip Bölümyorumlarına geçmeden önce, diziyi başından beri ilgiyle takip ettiğimi ama hiçbir yere ilerlemeyen hikayeyi süslemek adına, diziyi aşk üçgenleri ile doldurmanın da, Kara Para Aşk karizmasını yerle bir ettiğini belirtmek isterim. Aslındaanne-baba olmanın yükü hiç bir zaman azamılyor. Sadece yön değiştiriyor. Meryem ve Bilge bebekkenki endişelerim nasıl şu anda kaybolduysa şu anki endişelerim de belki birkaç yıla kaybolacak ama her zaman yerini bir yenilerine bırakacak. Bir vücutta birden fazla hayat barındırmak gibi annelik (ve sanırım babalık). İkincisi Meryem bakire değildir. Ne var ki , bu iki durumdan ne annesinin haberi vardır, ne de annesinin. İşi zamana bırakırlar. Alim unutur mu hiç! Gün sayar. Zaman dediğin nedir ki, geçiverir; kız girer onyediye.. Köyde örneği var. Yasal engel de kalkmıştır. Bu süreçte annenin direnci de zayıflamıştır. Tabiiki hayvan cinayetleri her zaman bu örneklerde olduğu gibi karınlarını şişirmek için değildir. Mirketler. Ciklet balıkları ya da beta balıkları, kavgacı siyam balıkları olarak da bilinirler. Bu balıklar bilindiği üzere psikopat balıklardır. Akvaryum içinde terör estirirler. Gebelikteyapılan 2'li ve 3'lü tarama testleri, anne karnındaki bebekte görülebilecek kromozomal hastalıkların tespit edilmesi için yapılır. Bu hastalıkların başında da Down Sendromu gelir. Son zamanlarda özellikle de muhafazakar kesimlerde, bu testlere karşı aşırı ön yargıların bulunduğuna şahit oluyorum. İnsanınannesi olan dişi 200 bin yol önce yaratılmış, ondan 140 000 sene sonra homosapins insan var olur. Adem ve eşi amcazade değil, değiştirilmiş yumurta ikizi kardeşidir. Bu gün hepimiz genetik bilmine güveniyoruz. babalık ve analık testlerini bütün mahkemeler kabul ediyor. DNA testleri hukuksal engüvenilir yöntem Türkbasınında tartışılmaz bir yeri olan değerli gazeteci Emin Çölaşan, zaman zaman değişik kesimlerden Türk kamuoyuna mal olmuş kimselerle “Pazar Sohbeti” yapar. İşte bunlardan birisini de on yedi yıl kadar önce Nihat Akgün’le yapmıştı. Noktası ve virgülüne dokunmadan bu görüşmeyi birlikte okuyalım: Kitabıntercümesini yapan Kadri Çelik’e, tashihini yapan Fahrettin Altan’a ve bu konuda zahmet çeken diğer kardeşlere Allah’tan başarı dilerim. Gelin ve damada götürdüğünüz ve birkaç saat sonra da solup sararan bir demet gül yerine, aile hayatı hakkında çok önemli bilgiler içeren bu kitabı hediye olarak verebilirsiniz. 9IEHb. Anne karnında dna testi Herkese merhabalar. Bugünkü mesajım, LİNKİ GÖREBİLMEK İÇİN LÜTFEN KAYIT OL VEYA GİRİŞ YAP! ile ilgili olacaktır. Mesajımda, test hakkında bilinmesi gereken bazı hususlara değinmek istiyorum. Öncelikle test işleminin tamamen güvenilir olduğunu belirtmemiz lazım. Bebeğe veya anneye hiçbir zarar vermeden, en ufak bir risk oluşturmadan bu test yapılabilir. Testi yapan çok sayıda kıymetli merkez de vardır. Anne karnında dna testi yaptırarak, babanın kim olduğu konusunda şüpheler ortadan giderilebilir. Zaman zaman bebeğin babasının kim olduğundan şüphe edilebilmektedir. Bu tarz şüpheleri olanlar, Dna testlerini kolayca yaptırabilecektir. Dna testi ile alakalı aklınıza takılan her türlü soruya binaen cevabı, arzu ederseniz sayfasından da alabilirsiniz. Bu sayfada, DNA Prenatal babalık testi hakkında birbirinden değerli bilgiler ziyaretçilere sunulmuştur. Gebelikte Dna babalık testinin yapılabilmesi için, girilmiş olması gereklidir. Anneler, hamileliğinin itibaren bu testi, çeşitli merkezlere başvurarak yaptırabilir. Testin sonuçları ise, yaklaşık 8 ila 15 gün arasında çıkmaktadır. Nuray BABACAN/ANKARAOluşturulma Tarihi Mayıs 08, 2009 0000Mardin’deki katliamın ardında evlilik dışı ilişki olduğu iddiaları üzerine, DNA testi yapılmasına karar GÖZYAŞI DİNMİYORKATLİAMDAN GERİYE KALAN ÇOCUKLARAİLELER GÖÇ ETMEYE BAŞLADIKATLİAM BU EVDE YAŞANDIKANLI BASKIN BU KÖYDE YAPILDIKÖYDEN FERYATLAR YÜKSELİYORKATLİAMIN PLANLANDIĞI TÜRBEKatliam emrini verdiği öne sürülen Şıh Mehmet’in, eşi Fersiye Çelebi’nin katliamda ölen erkeklerden birinden hamile kalması üzerine ’Öldürün’ talimatı verdiği iddia edildi. Savcılık, yapılan incelemelerin ardından iddiaların araştırılması için öldürülen kişi ile, Şıh Mehmet’in eşinde DNA testi yapılmasına karar arada, tamamı korucu olan köydeki silahlar toplandı. Silahların tamamının koruculara ait olduğu saptandı. Ancak silahlarla ilgili balistik incelemenin bitmediği öğrenildi. İncelemeden sonra katliamın bu silahlarla yapılıp yapılmadığı netleşecek. Ancak olay yeri incelemesine katılanlar, "Bu katliamı önceden planlayan kişiler, her gün kollarında taşıdıkları silahlarla bu işi gerçekleştirmemiş olabilirler. Katliam silahları yakalanmadan önce gömülmüş de olabilir. Balistik inceleme bitmeden bir şey söylemek mümkün değil" karnında babalık testi olurProf. Dr. Fatih Yavuz Adli Tıp Uzmanı Mahkeme kararı olması halinde, anne karnındaki bebekten alınan amniyo sıvısı ve korion villusdan DNA örneklerinden babalık tayini yapmak mümkün. Bunun için baba, anne ve anne karnındaki bebekten DNA alınması gerekir. Çocuk genetik yapısının yarısını anne, diğer yarısını babadan alır. Genetik testlerle bebekle baba arasındaki ortak genler aranır. Test yüzde doğrulukta söyler. Acil koşullarda iki günde babalık testinin sonuçlanması mümkün. Gebelik, kendi içinde pek çok faktörü barındıran, sağlıklı geçmesi için çok sayıda faktörün aynı anda olumlu seyretmesini gerektiren heyecan verici, mutluluk verici, ancak bir o kadar da zor ve endişelendirici bir süreçtir. Planlı gebeliklerde anne ve baba adayı daha gebelik gerçekleşmeden pek çok testten, muayeneden geçmiş olmalarına, herhangi bir sağlık sorunu taşımamalarına rağmen gebelikte her şeyin yolunda olacağı gibi bir kural yoktur, birtakım riskler mevcuttur. Bir de plansız bir şekilde gerçekleşen gebeliklerde pek çok şey tam bir muamma olur. Çünkü anne ve baba adayının genetik olarak sahip olduğu riskler, yaşadığı hastalıklar, gebelik oluşurken ortaya çıkan birtakım anomaliler, gebelik sürecinde yaşanan sorunlardan kaynaklı gelişim gerilikleri ve anomaliler gibi çok sayıda olumsuz faktör anne karnındaki bebeğin özürlü olmasına sebep olabiliyor. Bununla birlikte neyin sebep olduğu tam olarak bilinmeyen çok sayıda bebek anomalisi de mevcuttur. Ultrasonla gebelik takibi çok önemlidir! Daha gebelik olmadan önce, yani gebelik planlandığı dönemde mutlaka doktor kontrolleri yapılmalı, gebeliğe engel ya da gebelikte sorun yaratabilecek herhangi bir problem olup olmadığı tespit edilmelidir. Bu bağlamda da var olan herhangi bir sorun varsa gebelik olmadan önce tedavisi yapılmalıdır. Kan testi ile gebeliğin varlığı tespit edildikten sonra da birkaç gün içinde ultrasonda gebelik kesesine bakılır. Eğer gebelik kesesi tespit edilmişse artık muhtemelen 2 hafta arayla rutin olarak yapılan ultrason muayenelerine başlanması gerekmektedir. Bu şekilde genellikle 2 haftada bir, bazı riskli vakalarda ise haftada bir yapılan gebelik takiplerinde ultrason incelemesi esnasında bebekle ilgili bazı anormal durumları, özürleri tespit edilebiliyor. Günümüzde ultrason muayeneleri bebekteki anomalileri tespit edebilme konusunda çok ciddi başarıya sahip olmakla birlikte, klasik ultrasonografide gözden kaçan, atlanan anomaliler, sıkıntılar da olabiliyor. Ultrasonografide bebeğin beyin dokusunun hiç gelişmemesi, kafatasının oluşmaması, kafada su toplanması, omurilikteki açıklıklar, boyunda, böbrekteki kistler çok yüksek oranda görülebiliyor. Ancak küçük bir yarık dudak, yarık damak, eksik parmak ya da fazla parmak gibi sorunlar kimi zaman ultrason muayenesinde gözden kaçabiliyor. Bunların yanında kalp hastalıkları ve bazı akciğer sorunları da yine klasik ultrasonografi ile tespit edilemeyebiliyor. Ancak günümüzde ayrıntılı ultrasonografi de denen renkli ultrason muayenesi ile bebekteki anomalilerin pek çoğu başarılı bir şekilde görülebiliyor. Anne karnındaki bebeğe anomalileri araştırmak için hangi testler yapılır? Günümüzde her gebelikte neredeyse rutin olarak yapılan ikili, üçlü, dörtlü testler anne karnındaki bebeğin Down Sendromu gibi genetik hastalıkları olup olmadığını araştırmak için yapılır. Bu testler bebeğin genetik hastalık taşıma riskini göstermesi adına çok önemli olmakla birlikte, sadece risk oranını gösterdiklerinin de altını çizmekte fayda var. Yani testlerde hangi değer çıkarsa çıksın hiçbir zaman % 100 yoktur ya da vardır gibi bir çıkarımda bulunulamaz. Bu bakımdan aileler bunu bilerek test yaptırmaya karar vermelidir. Hatta pek çok özel sağlık kuruluşunun anne adayından kan alarak incelenmek üzere Amerika’ya ya da Avrupa ülkelerine gönderdiği örneklerle çok yüksek ücretler karşılığında yapılan kan testleri bile en fazla % 97 gibi bir oran vermektedir. Anne karnındaki bebeklerde anomali taraması işlemlerinden en bilinenlerden birisi olan amniosentez de anne rahmine karından girilerek bir miktar amnion sıvısı alınarak bunun genetik taramasının yapılmasıdır. Anne rahmindeki bebekler için çok doğru kararlar alınabilecek veriler ancak bu işlemle mümkün olabilmektedir. Özellikle de birinci derece akraba evlilikleri olan hala, dayı, teyze, amca çocukları, 40 yaş üzeri gebelikler, daha önce genetik hastalıklı çocuk dünyaya getirmiş olan kadınlar direkt olarak amniosentez yaptırabilir. Amniosentez çok doğru veriler sağlamakla birlikte, çok düşük bir risk olsa da düşüğe sebep olabilmektedir. Bu bakımdan anne babanın imzası ile amniyosentez yapılır ve bunun sonucuna göre de gebeliğe dair karar verilebilir. Anne karnındaki bebekte anomali olma riskini görme amaçlı yapılan testlerden olan ikili test 11- 14. gebelik haftalarında üçlü ve dörtlü testler de 16- 20. gebelik haftaları arasında yapılmaktadır. Bu testlerden elde edilen değerler son derece önemlidir. Bunlara göre ense kalınlığı fazlaca artmış olan bebeklerde kromozom bozuklukları görülme riski çok yüksektir. Ancak ense kalınlığının ölçüm pozisyonu, ölçme şekli bile test sonucunu etkileyeceği için de bu testin çok hassas olduğu da unutulmamalıdır. Gerekiyorsa tekrardan da yaptırılabilir. Günümüzde pek çok anne adayının yaptırdığı ayrıntılı ultrason muayenesi de bebekteki pek çok anomaliyi saptamaya imkan verebilir. Ancak yine kesin olmadığının da altını çizmekte fayda var. Daha doğrusu ayrıntılı ultrasonda bir sorun tespit edildiyse bu çok yüksek ihtimalle gerçektir ve mümkünse önlem alınmalıdır. Ama ayrıntılı ultrasonda hiçbir sorun tespit edilmemesi ise bebeğin tamamen kesin sağlam olduğu, doğduğu zaman doğumsal geçebilen herhangi bir metabolik hastalığın olmadığı, hiçbir anomali taşımadığını garanti edemez. Anne karnında özürlü bebek tespit edildiğinde ne yapılır? Gebelik süresince bebekte tespit edilen her bir sağlık sorunu ya da risk konusunda aile kesinlikle hemen bilgilendirilir. Bu bilgilendirmenin ardından doktorun vaka hakkındaki öneri ve görüşleri çok önemlidir. Ancak tüm risk ve sorunlar konusunda nihai kararı verecek olan kişi bebeğin anne ve babasıdır. Yani doktor öneri ve görüşlerini sunabilir, sorunlu bir durumda doğru karar için aileyi yönlendirmeye çalışabilir, ancak karara karışamaz. Bu bağlamda anne karnında tespit edilen ve yaşaması mümkün olmadığı düşünülen bebeklerin bile öldürülmesi, gebeliğin sonlandırılması yasalar doğrultusunda doktorun önerisi, ailenin de isteğiyle olabilir. Aile gebeliği sonlandırmayı kabul etmezse tüm risklere rağmen gebelik devam eder. Amniyosentez, yani bebeğin içinde bulunduğu sıvıdan bir örnek alarak incelenmesiyle bebeğin anomaliler bakımından incelenmesi işlemi % 100’e yakın bir oranda doğru tespitlere olanak vermektedir. Ancak amniyosentez yapıldıktan sonra bebeğin mongolizm, yani Down Sendromu tespit edilen bir bebek de ailenin isteği ve imzası ile 4. 5. ayda doğurtulabilir. Ama aslında bu bebekler günümüz tıbbi şartlarında sadece 20 -25 yaşına kadar yaşayabilmekteler. Aynı bağlamda pek çok anne adayı rahminde büyümekte olan bebekte beyin kisti, böbrek genişlemesi, su fazlalığı, su azlığı, kafada su toplanması ya da omuriliğin açık olması gibi pek çok sorun tespit edilmesine rağmen gebeliğin sonlanmasını istemeyebilir. Oysaki bu hastalıkların hepsi bebeğin sakat olmasına, bazıları da kısa süre içinde ölmesine sebep olabilmektedir. Anne karnında özürlü bebek tespit edildiğinde aileler neler yapmalı? Özürlü bir bebek, çocuk, hatta yetişkin bir evlat sahibi olmak beraberinde pek çok sorunu getirebilmektedir. Bu bakımdan gebelikte bebeğin özürlü olduğundan şüphe edildiğinde aileler karar vermekte zorlanır. Bu tür bir durumda ailenin asıl karar vermesi gereken husus, özürlü bir bebek sahibi olmaya hazırlar mı ya da bebeklerini aldıracaklar mı? Bazı kadınlar bu tür bir durumla karşı karşıya kalmaktan çekindiğinden ve bebek özürlü ise aldırmayacağı için bu testlerin hiçbirini yaptırmaz. Zaten bu tarama testleri her gebelikte rutin yapılması şart olan testler değildir. Riskli grupta olan kadınlara hekimler bu testleri önermekte ve çıkan sonuca göre de bir yol izlemeyi amaçlamaktalar. Babalık davası çocuk ile babanın arasında soybağının, yargı kararı ile kurulması anlamına gelmektedir. Kanun gereğince ana ile çocuk arasındaki soybağı, doğum ile kurulmaktadır. Ancak babada durum biraz farklıdır. Baba ile çocuk arasında kurulacak soybağı; evlilik, tanıma ve babalık davası ile kurulmaktadır. Babalık davası, aile kurumunun oluşması açısından önem arz edebilmektedir. TMK uyarınca babalık davası, çocuk ile baba arasında diğer şartlarla kurulamamış soybağını kurmayı amaçlayan davadır. Babalık Davasını Kimler Açabilir? Babalık davasında davacı taraf anne ya da çocuktur. Babanın, soybağını kurmaya yönelik olarak atacağı adım, tanımadır. Yani bilinenin aksine babalık davasının davacısı durumunda olan baba değildir. Tanıma ise, gereken şartların varlığı mevcut olduğu takdirde babanın tek taraflı olarak ileri sürmesi ile gerçekleşecektir. Babaya, babalık davası açma yetkisinin verilmemiş olmasının en bariz nedeni, babanın kanuni açıdan bir yararının bulunmamasıdır. Çünkü biraz önce belirttiğimiz gibi babanın, hali hazırda çocuğu ile soybağını kurabilmesi için bir yolu bulunmaktadır. Anne ve çocuk davayı beraber açabilirler ya da her birisi ayrı ayrı bu davayı açabilir. Çocuğun, bu davayı ayrı açması durumunda temsilini kayyım üstlenecektir. Burada dikkat edilmesi gereken husus ise şudur, davaların birisinde verilen karar diğerini bağlamaz. Örneğin, çocuğun açtığı davada mahkeme soybağının kurulmasına karar verirse ananın açtığı davayı bu karar bağlamayacaktır. Aynı şekilde dava sonuçlanmadan ana veya çocuktan birisi davasından feragat etmesi, karşı tarafla sulh yoluna gitmesi halinde de bu durum diğerini de bağlamayacaktır. Babalık davası hakkından feragat etmek için ise açılmış bir davanın bulunması gerekmektedir. Dava açmadan lafzi olarak bunu yapmak mümkün değildir. Babalık davasında, davacının ana olması durumunda davanın konusu çocuğun babasının olduğu ileri sürülen kişi ile çocuk arasında soybağının kurulmasıdır. Davacı aynı zamanda eğer varsa doğumdan bu yana uğradığı maddi zararları da ilgili dava ile talep edebilecektir. Ancak bu maddi zararları ayrı bir dava açmak sureti ile de talep edebilir. Bu seçim hakkı davacı durumundaki anaya aittir. Ananın isteyeceği maddi zarar olarak nitelendirilen şeyler, TMK madde 304’te düzenlenmiştir. Buna göre; doğum sırasında yapılan giderler, doğumdan önce ve doğumdan sonraki 6 haftalık giderler, doğum nedeniyle meydana gelen diğer maddi giderler tazminatın konusu olabilecektir. Ananın isteyebileceği tazminat için çocuğun doğmuş olması yeterlidir. Sağ doğum şartı bulunmamaktadır. Tazminatın beraberinde ana, dilerse nafaka talebinde de bulunabilecektir. Ancak nafaka açısından, çocuğun yararının bulunması şartı aranmaktadır. Babalık davasında, davacı çocuk olabilmektedir. Davanın konusu ise yine çocuk ile baba arasında soybağının kurulmasıdır. Çocuk, başka birisi ile daha önceden soybağı kurmuş ise davayı açmadan önce bu soybağının reddedilmesini istemek durumundadır. Eğer reddetmese yeni bir babalık davası açması mümkün değildir. Aynı anada olduğu gibi çocukta, iştirak nafakası talebinde bulunabilir. Nafakanın sona ereceği süre ise çocuğun ergin olduğu zamandır. Bu süre boyunca nafaka devam edecektir. Babalık davasında son olarak davalı, baba olduğu iddia edilen erkektir. Eğer baba olduğu iddia edilen kişi hayatta değilse açılacak dava onun mirasçılarına açılabilir. Hiçbir mirasçısının bulunmadığı durumlarda ise kanuni mirasçı olan devlete karşı da dava açılabilmektedir. Babalık Davası DNA Testi Babalık davasında her zaman işler yolunda gitmeyebilir ve baba olduğu iddia edilen kişi babalığı kabullenmeyebilir. Bu gibi durumlarda ise ispat yoluna gidilmesi gerekmektedir. Günümüzde, teknolojinin de gelişmesi ile beraber babalığın ispat edilmesi çok kolay bir hal aldı. Birçok yöntem ile babalık ispat edilse de en popüler yöntem DNA testidir. Neredeyse % oranında sonuç verebilen DNA testini, hâkimin isteyebileceği gibi tarafların da talep etmesi mümkündür. Mahkeme açısından DNA testi, bir bilirkişi raporu sayılmaktadır. Bunun anlamı ise hâkimin, bu rapor ile bağlı olmadığıdır. Her ne kadar hâkim DNA testi ile bağlı olmasa da babalığın tespiti, bilimsel açıdan çok teknik bir husustur. Bu sebeple hâkimin, doğruluk oranı kesine yakın olan bu teste aykırı olarak hüküm kurması hakkaniyete ve mantığa uygun düşmeyecektir. Babalık Davasında İspat Babalık davası açıldıktan sonra yukarıda da bahsettiğimiz üzere davalı, baba olduğunu her zaman kabullenmeyebilir. Böyle bir durumda davacı açısından, iddiasını ispat zorunluluğu gündeme gelecektir. Yani bir diğer anlatımla davayı açan ana veya çocuk ya da her ikisi, iddialarını ispatla yükümlü hale geleceklerdir. İspat açısından DNA testi vd. gibi birçok farklı yöntem bulunmaktadır. Bununlar beraber, davacılar açısından bir kolaylık olarak babalık karinesine dayanarak da soybağının varlığını ispat etmek mümkündür. Babalık karinesine göre, ana ile baba olduğu iddia edilen kişi, doğumdan önceki 180 – 300 gün içerisinde cinsel ilişkiye girmişlerse babanın, davalı olduğu kabul edilmektedir. Davacı, bu karine bakımından her türlü delil ile iddiasını iptal edebilmektedir. Net delillerin bulunması bile gerekmez, sadece kuvvetli emarelerin varlığı dahi soybağını kurmaya yeterli olacaktır. Belirtmek gerekir ki cinsel ilişki sırasında kadının hamile kalmasını önleyen yöntemlerin kullanıldığının ya da ilaçların alındığının ispat edilmesi, babalık karinesini çürütmeyecektir. Babalık davasında ispat unsuru olarak nitelendirilen babalık karinesi, kesin bir karine değildir. Bu bakımdan da çürütülmesi mümkündür. Karinenin çürütülmesi bakımından baba olduğu iddia edilen kişi iki yol izleyebilir. Bunlar Kişinin; ana ile girdiği cinsel ilişkinin gerçekleşmediği, bu sebeple de çocuğun kendisinden olmasının imkânsız olduğunu mahkemeye kanıtlaması gerekmektedir. Başka bir erkeğin, kendisine nazaran baba olmasının ihtimalinin daha kuvvetli olduğunu ispatlaması gerekmektedir. Belirtilen hususlardan herhangi birisini, baba olduğu öne sürülen kişi ispatlayacak olursa karineyi çürütecek ve haliyle soybağının kurulması davası da düşmüş olacaktır. Aynı zamanda her zaman bilimsel yöntem ve araçlar kullanılmak sureti ile ispat mümkün olacaktır. Babalık davası, hâkim tarafından re ’sen araştırılma ilkesinin mevcut olduğu bir dava türüdür. Bu sebeple babalık davasında, tarafların herhangi bir talepte bulunmasına gerek kalmadan hâkim, soybağının ispat edilmesi bakımından doku ya da kan örneği istenmesi gibi bilimsel yollara başvurabilmektedir. Hâkimin re sen vereceği bu karara karşı taraflarca, somut bir tehlike meydana getireceği ispatlanamadığı müddetçe karşı çıkılması mümkün değildir. Aynı zamanda taraflar eğer kan veya doku örneği vermemekte ısrarcı olacak olurlarsa hâkim, bunun zorla alınmasına karar verebilecektir. Babalık Davası Zamanaşımı Babalık davasının açılması için çocuğun doğmuş olup olmaması aranmamaktadır. Anne karnında iken de bu davanın açılması mümkündür. Çünkü çocuk, sağ ve tam doğmak kaydı ile ana karnında hak ehliyetine sahip olabilecektir. Bu davanın açılabileceği en geç tarih ise doğumdan sonraki 1 yıldır. Ancak belirtmek gerekir ki çocuğun soybağı, doğduğu sırada anası başka bir erkek ile evliyse onun ile bağlanır. Yukarıda da belirttiğimiz üzere soybağı davasının açılması için mevcut bir soybağı varsa bunun reddedilmesi gerekmektedir. Eğer çocuk doğduğu sırada mevcut bir soybağı zaten kurulmuşsa, babalık davasının en geç açılacağı doğumdan sonraki 1 yıllık süre, mevcut soybağının reddedilmesi anında başlayacaktır. Aynı zamanda davacı 1 yıllık süreyi geçirilecek olursa, haklı bir sebebin varlığı aranacaktır. Eğer davacı, süreyi geçirdiğini bir sebebe bağlıyorsa ve bu hâkim tarafından kabul edilecek olursa, haklı sebebe neden olan durumun geçmesi beklenecek ve bu süre geçtikten sonra 1 ay içerisinde dava açma hakkını kullanması gerekecektir. Sonuç olarak bu süreler TMK uyarınca hak düşürücü sürelerdir. Eğer kişi, süreleri geçirecek olursa dava açma hakkı da ortadan kalkacak ve bir daha hiçbir şekilde babalık davası açamayacaktır. Ve Yargıtay, davayı çocuğun açması durumunda bir süre sınırlaması yoluna gitmemektedir. Babalık Davası Görevli ve Yetkili Mahkeme Babalık davası bakımından görevli mahkeme, eğer bulunuyorsa aile mahkemesidir. Aile mahkemesinin bulunmadığı yerlerde ise Asliye Hukuk Mahkemesidir. Babalık davasında yetkili mahkeme ise, çocuğun doğduğu andaki ya da davanın taraflarından birisinin yerleşim yeri mahkemesi olacaktır. Eğer ki tarafların Türkiye sınırları içerisinde bir yerleşim yeri bulunmuyorsa, davanın açılacağı yer belirlenirken MÖHUK referans alınacaktır. Sonuç Babalık davası açısından genel bir yorum yapmak gerekirse; ana veya çocuk tarafından, yeterli delillerin varlığı doğrultusunda açılarak bir nihai sonuç elde edilebilen davadır. Babalık davası kapsamında amaçlanan husus ise en kutsal kurum olan aile kurumunun kurulabilmesini amaçlamaktan ziyade çocuğun ve ananın birtakım haklardan ve sosyal statüden yararlanmasını sağlamaktır. Adalet Bakanlığı tarafından getirilen yargıda hedef süre bakımından da babalık davası sonuçlanma süresi belirlenmiş bu aşamada yitirilen hak kayıpları bir nebze de olsa hafifletilmiştir. Babalık davası, eğer amacına ulaşacak olursa çocuk ile baba arasında bir soybağı kurulacak ve bunun sayesinde çocuk, babası dolayısı ile yitirdiği ya da hiç elde edemediği haklardan yararlanmaya başlayabilecektir. Aksi halde ise durumunda bir değişikliğin olmayacağı aşikardır.

anne karnında babalık testi yapan yerler